Bir Derviş Gibiydi Mustafa Amca

Bir derviş gibi bastonuna dayanarak içeri giren aksakallı amca, “çok az çalışıyorsunuz” diyerek girdi söze. Yorulduğu her halinden belliydi. Asansör fobisi onu altıncı kata kadar yürüyerek çıkarmıştı. Onca katı bunu söylemek için mi çıkmış, diye merak ettim. Adının sonradan Mustafa Avcı, olduğunu öğrendiğim, aksakallı gaipten çıkmış birini hatırlatıyordu. Yüzündeki nurani hava bana çok sevimli geldi. Mustafa amcayı uzun süredir görmediğim bir yakınım gibi hasretle kucaklayıp, karşıma oturmasını söyledim.

Mustafa Amca, “çok az çalışıyorsunuz; oysa daha fazla çalışmalısınız” derken gözleri ta uzaklara gitti. Ben dedi “1969’dan beri hocamın peşindeyim. Hocamdan hiç ayrılmadım, onu takip etmekten yorulmadım” dedi. “Eskiden tekelde işçi olarak çalışıyordum, sakal yüzünden işte zorluklarla karşılaşmaya başlamıştım. Allah’a yalvardım beni tazminatımı versinler de çıkarsınlar diye. Kısa süre sonra Allah bize bir yol gösterdi, tazminatımızı da alarak ayrıldık. Hemen o parayla Arnavutköy’de yapsatçılığa başladık. O sıralar Arnavutköy gerçekten köy idi. İlk belediye için o günlerde referandum yapıldı. Biz de Refah Partisi olarak seçimlere Cemal Keskin hocayla girdik. Düzenli ve planlı bir çalışma yapamadığımız için alamadık o seçimleri ama işi kavramıştık. Ama o bir ara seçimdi iki yıl sonra 1989 seçimlerinde Bahtiyar Sağlam ile belediye başkanlığını kazandık. Ben kontenjandan belediye meclis üyesi oldum. O zamanlar yapılan işler Allah rızası için yapıldığından Allah bereketini veriyordu. Zeytin ekmekle savuşturulan öğünler, bize cennet taamı gibiydi. Biz gerçekten tad aldık, yaptığımız işlerden” derken gözlerinin içi gülüyor; bana eskiden kaybettiğim bir dostu bulmuş hazzı veriyordu. Bir çayımızı için dedim Mustafa Amcaya.

Mustafa Amca, bize daha çok çalışmamızı hatırlatmak için oturduğu Şemsipaşa Mahallesinden kalkmış, altı kat merdiveni bastonuna dayanarak çıkmıştı. Görev adamı olarak vazifesini yapmış biri olarak onu merdiven başına kadar uğurlarken ellerinden ve ıslanan sakallarından doya doya en derin saygıyla öptüm.

Mustafa Avcı, 63 yaşında Kastamonu Bozkurt doğumlu. Üçü erkek ikisi kız beş çocuk babası. Hastalığı dolayısıyla memleketine yerleşmiş. Kışları İstanbul’a geliyor. Allah hayırlı ve uzun ömürler versin.(Amin)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bizim Köy

Mahalli İdareler Secimi ve Ortaya Çıkan Haksızlıklar

Giresun Dernekçiliğinin Serencamı…