Kayıtlar

Temmuz, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

hacı abiyi yolcu ettik…

Resim
köye geldiğimizin onuncu günü. içimdeki sıkıntı had safhada. hacı abi için hastaneye gidenler, umutsuzca konuşuyor ve akşam sabah bekliyoruz diyorlardı, beklenen son için. haber sabah saatlerinde geldi. hacı selahaddin ruhunu teslim etmiş, Rabbisine kavuşmuştu. bütün köy kahve yanına akın etmiş, taziye için kardeşlerine bacılarına sarılıyor, acıyı paylaşmaya çalışıyordu. ancak ateş düştüğü yeri yakmış, bütün süleymangiller taziyeleri kabul ediyordu. istanbuldan zaten gelmiş olan kardeşler, beklenen son olmasına karşın, erken gelen ölümü kabullenmekte zorlanıyordu. hemen inna lillahi ve inna ileyhi raciun dedim. öyle ya On’dan geldik yine O’na döneceğiz… cumartesi günü sabah saatlerinde gerçekleşen ölüm üzerine uzaktan gelecek birkaç kişi için cenaze pazar günü öğlene ertelenmişti. oysa cenaze toprağını ister denir, cumartesi defin işlemi yapılsa yerinde olurdu. ancak bu gibi zamanlarda söylenecek sözler ters anlaşılabilir, gereksiz polemiklere sebep olabilirdi. pazar günü sabah va

çömlekçi festivalindeyim….

Resim
bugün pazar. şehirde olmadığımdan pazarı diğer günlerden ayıran herhangi bir belirti yok. evden çıkarken hanıma harşıta(doğankente) gideceğimi söylüyorum. yolda aklıma çömlekçi fındık festivali geliyor. yukarı boğalı köyünün çalışkan muhtarı durmuş ayvaz üç yıldır bıkmadan usanmadan çömlekçi deresinde fındık festivali düzenliyor. bu vesile ile çevre köy halkına fındıktan önce bir araya gelme ve eğlenme fırsatı sunuyor. televizyonlardan da naklen yayın vasıtasıyla bütün dünyaya sesini duyurma fırsatı buluyor. bu sene de fındık ve ramazan öncesine denk getirilen festivalde ona yakın sanatçı sahne aldı. uğur bilginin sunduğu programa tirebolu ve görele bürokrasisi nedense iltifat etmemiş. oysa bu tür programlar bürokrat ve siyasetçiler için halkla buluşma ve onların dertlerini dinlemek için bir fırsattır. gördüğüm kişiler arasında CHP Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu, Ak Parti Tirebolu Eeski Başkanı Hüseyin Dost, Görele AK Parti ilçe Başkanı Tolga Erener, Görele CHP ilçe B

kümbet yolundayız…

Resim
yağlıdereden çıkıp espiyeye doğru yol alıyoruz. abdullah başkan arıyor, biz giresuna döndük. saat 12’de otelden hareket edip kümbete gidiyoruz. siz nerdesiniz diye soruyor. biz de yağlıderedenn az önce çıktığımızı ve espiyeye gideceğimizi ama araçlarında yer varsa gelebileceğimizi söylüyoruz. gelin diyor abdullah akgün. rotayı giresun’a doğru çeviriyoruz. nasılsa aksu dereli yolundan geçecekler deyip yolun başında buluşuruz diyoruz. biz 10-15 dakika var diye acele ederken kafile 1- 1,5 saat sonra deliyor beklediğimiz yere. yamur ve sisten göz gözü görmüyor. biz onları beklerkedn bizi görmemiş geçmişler bile. duroplunda yetişip aracımızı bir eczanenin önüne parkediyoruz. otobüs karabuldukta mahsur kaldığından üç minibüse binmiş misafirler. biz de müsait olanına biniyoruz. duroğlu dereli derken ürken ve daralan yollardan kümbete varmaya çalışıyoruz. kendimizi ev sahibi hissettiğimizden yolun tehlikelerinden bahsedemiiyoruz. oysa yollar gerçekten de tehlikeli. yer yer sel almış iyice da

yağlıdere mi küçük amerika mı…

keşapta bir müddet oyalandıktan sonra bu saatte yola çıkmışız. program zaten yağlıderede olacak, gelirlerse oraya gelecekler deyip yağlıdereye doğru yola çıkıyoruz. ne şaban ne de ben kaç km gedeceğimizi bilmiyoruz. navigasyon denilen o alete bakalım deyip açıyoruz, cihaz. cihaz bize 100 kmlik bir yolhesaplıyoruz, oha diyoruz ikimiz de. ne yani espiye taş çatlasa 20 km oradan yeğlıdere nasıl 80 km olur diyoruz. kaç km olursa olsun, kafaya koyduk, gideceğiz. yağlıdere sapağına geldimizde yolun 13 km olduğunu görüp rahatlıyoruz. 13 km nere 80 km nere. bu makine istanbul ile köy arasını zaten 837 km hesaplamıştı. bunun kafası karışmış diyoruz, gülerek. yağlıdereda bzie yardımcı olacak birini arıyoruz. halil kütük abiye soruyoruz, kim var diye. ne de olsa yağlıdereli. o bize fatih özdemir var o size yardımcı olur diyor. fatih özdemirin telefonun alıp arıyoruz, onu. birazdan görüşebileceğimizi söylüyor. buluşacağımız yeri tarif ediyor. birkaç sokak ötede babasının manav dükkanı varmış ora

haydi dostlar giresun’a…

keşap halkalı ve arnavutköy derneği başkanı abdullah akgün mesaj atmış. haydi dostlar giresun’a kampanyası düzenledik, istanbul’dan giresun’a dostlarımızı götüreceğiz diye. doğrusu birkaç giresun sitesinde haberini görmüş ama ben o günlerde giresun yolunda olacağımı düşünmüştüm. kısmet olursa ya katılır ya da o günlerde yollarda olacağımdan basından takip ederim diye düşünmüştüm. evdeki hesap çarşıya uydu. 21 temmuz perşembe günü yola çıktım. kafile de perşembe günü istanbuldan hareket edip giresun’a gelecekti. cuma günü dinlenir, cumartesi günü kafileye katılırım diye düşündüm. cuma akşamı abdullah akgün’ü arıyorum. nerdesiniz program nasıl gidiyor, diye. abdullah burnundan soluyor nerdeyse, abi biz karabuldukta sele yakalandık. burda mahsur kaldık. şu an konuşmak için hiç vaktim yok, diyor. aldı mı beni bir sıkıntı. onca insan karabulduk gibi küçük bir beldede ne yapar. hemen dernek başkanı murat aydın’ı arıyorum. o telefonunu keşapta şarzda unutmuş. ancak haber kanallarına bağland

Hacı Abi Hasta

herhalde 12  eylül sonrası günler olmalı. 500 evlerde şimdiki kadiroğlu mobilyanın olduğu yerde hacı abinin evindeyiz. hacı abi yaptığı yemeklerden birini daha yapıyor. üç beş arkadaş toplanmış yemeğin yapılmasını bekliyoruz. hacı abinin yaptığı yemeklerin tadı bize bir başka gelirdi, hep. o gün de yaptığı yemeği silip, süpürdük, orada bulunanlar. daha sonra kendi aramızda konuşmalar, gülüşmeler… aradan yıllar geçmiş, dernek başkanımız beni arıyor. abi, selahattin(hacı) abiyi ziyarete gittim. resim çekip facebooka attım. köy sitesine haber yaparsan iyi olur, diyor. aklıma otuz yıl öncesi geliyor, gözlerim buğulanıyor.  nasıl durumu diyorum, iyi abi konuştuk, şakalaştık diyor. inşallah iyileşecek, çıkacak diyor. ohh diyorum içimden, inşallah. hacı abi için sağlık afiyet diliyorum. facebooktan resmi indirip siteye haber yapıp koyuyorum. siteye “Süleymangilin Hacısı Hasta” başlığı ile koyduğum habere Yediden yetmişe hepimizin kursağında lokması bulunan Hacı(Selahattin) Abisi hasta ara