Yine Yeniden Giresun Dernekçiliği

Geçtiğimiz günlerde değerli dostum Vergi Dairesi Müdürü Ömer Lütfi Özenç kendi isteği ile Çankırı Dernekler Federasyonu Genel Başkanlığını Vahap Yartaş’a devretti. Çankırı dernekler federasyonu Çankırı’nın ilçelerinin dernekler birliklerinin önerdiği dernek temsilcilerinde oluşan bir yönetim kurulu ile temsil ediliyor. İstanbul’da seçim bölgeleri gözetilerek üç bölge şeklinde teşkilatlanarak bu bölgelere birer de başkan atanmış durumda. Bölge başkanları, İstanbul'un ilçelerinde federasyona bağlı Çankırılılar Dernekleri kurulmasını teşvik ediyor. Dernek temsilcileri ve ilçe dernekler birliği şeklinde örgütlenen bu yapı yeni oluşumlara müsaade etmiyor. İstanbul’un değişik ilçelerinde kurulan ya da kurulacak olan Çankırılılar Dernekleri o ilçede federasyonu temsil ediyor. Federasyon başkanlığını başarıyla yürüten Ömer Bey, başkanlık arzusunu gözlemlediği Vahap Beye başkanlığı hiç yüksünmeden kendi elleriyle teslim etti. Özenç genel kurulda yaptığı konuşmada “Federasyonumuzun çalışmaları ile belli bir noktaya geldiğini, yeni yönetimin bu bayrağı daha da yükseklere çıkaracağına inancının tam olduğunu, geçmişte yaşanan ikili yapı gibi bir durumun artık söz konusu olamayacağını, buna teşebbüs edenlerin çıkması halinde Çankırı’ya en büyük ihanetin yapılmış olacağını, buna başta kendisinin en büyük tepkiyi vereceğini ve karşısında duracağını ifade etti ve yeni başkan ile yeni yönetim kuruluna başarılar diledi." Böylelikle federasyon dışında platform şeklinde örgütlenmeye çalışan yapı da kendiliğinden sona ermiş oldu.

Yıllardır söyleyip duruyorum. Giresun dernekçiliği İstanbul’da başıbozuk bir yapı arz ediyor. İsteyen Giresun adına bir dernek kurabiliyor. Bunu kurmakla kalmıyor üç beş derneği bir araya getirerek bir federasyon kuruyor. Onunla da kalmıyor ne yaptığı bilinmeyen üç federasyon bir araya gelip konfederasyon oluşturuyor. Bu böyle de diğer iller bizden farklı mı; değil. Trabzon, Ordu ve Samsun hepsi de ikili bir yapı oluşturmakta bizden geri kalmıyor. Kurulan bu yapıların ise memleketleri için ne yaptığını sadece kurucuları biliyor, herhalde.

Geçtiğimiz yıllarda Anadolu Yakası Giresunlular Derneği adı altında bir dernek kurulacağı haberi üzerine bir yazı yazmış ve “Tüm Giresun’u temsil edecek nitelikte dernekler kurulması akıl alacak şeyler değildir. Derneklerimizde ve internet basınında afişini gördüğümüz İstanbul Anadolu Yakası Giresunlular Derneği herhalde buna en iyi örnektir. İlçe adıyla kurulsa neyse kendine üst birlik havası veren bir dernek kurmak da nerden icap etti? Anadolu yakasında bulunan 10-15 ilçeden hangisinde kuruldu ve diğer ilçeleri ne kadar temsil ediyor, acaba. Yarın öbür gün Avrupa Yakası Giresun Derneği de kurulur” demiştim. Giresun internet sitelerinde yayınlanan bu yazım ve devamında yazdığım “Giresun Dernekçiliğinin Ombudsmanı Kim Olacak“ başlıklı yazılarım ile dernekçiliğimize bir yön vermeye çalışmıştım.

Geçtiğimiz günlerde benim ombudsman olarak nitelediğim Halil Kütük kurduğu ve uzun yıllar başkanlığını yaptığı Giresun Dernekler Birliği başkanlığını bıraktı ama ısrarlar üzerine yönetimde görev aldı. Oysa yapılacak olan ve yakışanı derneklerin bir araya gelerek Halil Kütük’e Giresun Dernekçiliğinin Ombdusmalığı görevini vermeleridir. Halil Abi ve yanına alacağı üç beş kişilik bir kurul dernek ve federasyonlar üzerinde bir çalışma yaparak onları bir araya getirmeye çalışmalıdır. Bir araya gelmeyenleri veya gelmek istemeyenleri kamuoyu önünde teşhir etmelidir. Bundan sonra da Giresun adına kim dernek kurmak istiyorsa bu kurumdan ön izin almalıdır. Yoksa bu dağınıklıkla biz daha çok diğer illerin derneklerine imrenerek bakmaya devam ederiz.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bizim Köy

Mahalli İdareler Secimi ve Ortaya Çıkan Haksızlıklar

Giresun Dernekçiliğinin Serencamı…